Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş'tan ziyaret
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın gündeme getirdiği “Memurların siyaset ve grev yapma hakkı” konusunda, “Geniş bir kitlenin siyaset yasağına tabi tutulması kabul edilebilir bir şey değil. Hem memurların siyaset yapması hem de memur sendikalarının grevli bir sendikacılığa kavuşması Türkiye demokrasinin olgunlaşması bakımından da doğru olacaktır. Biz bu konuda her türlü desteği vermeye çalışıyoruz. Elbet bunun da bir vakti vardır” dedi.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Memur-Sen’i ziyaret ederek, Genel Başkan Ali Yalçın, Memur-Sen Yönetim Kurulu üyeleri ve Memur-Sen’e bağlı sendikaların başkanlarıyla görüştü.
Üç boyutlu alanda mücadelemiz sürdürüyor
Ali Yalçın, ziyarette yaptığı konuşmada, hem üyeleri hem de ülke ve insanlık için üç boyutlu bir alanda mücadele ettikleri ifade ederek, “Türkiye içerisinde çalışmalarımızın yanı sıra sınır dışı çalışmalarımız da mevcuttur” dedi.
Yalçın, uluslararası alanda gerçekleştirdikleri faaliyetlere ilişkin bilgi verdi. Referanduma sunulacak olan Anayasa Değişikliği Paketi’yle ilgili de konuşan Yalçın, “Memur-Sen olarak 2010 referandumuna da destek vermiş ve Türkiye’nin sistem tıkanıklıklarından kurtulması noktasında olağanüstü bir gayret göstermiştik. Anayasa Değişikliği Paketi için yapılacak olan referandumun istikrar anlamında önemli olduğunu düşünüyor ve Memur-Sen olarak bu değişimin yanında olduğumuzu belirtmek istiyorum. Seçilme yaşının 18’e düşürülecek olması bizi memnun etmiştir. Ancak kamu görevlilerine siyaset ve grev hakkı da düzenlemelere eklenmeliydi” ifadelerini kullandı.
Kurtulmuş: Memur-Sen her daim milletin sesi oldu
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Memur-Sen’in zor zamanlardan geçerek bugünlere gelmiş bir konfederasyon olduğunu kaydederek, “Memur-Sen’in ilk zamanlarını; rahmetli Akif İnan’ın ve arkadaşlarının zor şartlar altında verdiği mücadeleyi hatırlıyoruz. İmkânların olmadığı bir ortamdan, gönlü zengin insanların fedakârlıklarıyla bugünlere gelindi. Memur-Sen’in almış olduğu bu mesafe aslında Türkiye’de demokrasinin gelişmesinin önemli göstergelerindendir. Memur-Sen, Türkiye’nin antidemokratik süreçlere çekilmeye çalışıldığı her dönemde sorumluluk alarak alanlarda olmuş ve demokrasinin yanında yer almıştır. Memur-Sen, Türkiye’nin karanlık dönemlerinde her zaman milletin sesini dile getirme kararlığını ortaya koymuştur. Bunun karşılığında da milletimiz, memurlarımız Memur-Sen’e gerekli desteği vermiştir. Memur-Sen’e başarılar diliyorum. İnşallah bu hizmet sendikacılığını daha da ileriye taşıyacak bir performans ortaya konulur. Memur-Sen’in sadece Türkiye değil, uluslararası alanda da faaliyetlerini genişletmesi ve ikili iş birliklerini artırarak insanlığa ve dünyaya açılması Türkiye için sevindiricidir” şeklinde konuştu.
Anayasa değişikliği bir rejim değişikliği değildir
Anayasa değişikliğinin bir rejim değişikliği olmadığını vurgulayan Kurtulmuş, “Israrla ve yanlış bir şekilde anlatıldığı gibi, bu anayasa paketiyle birlikte rejim değişikliğine ilişkin en ufak ne bir kelime ne de ihdas edilmiş olan herhangi bir husus söz konusu değildir. Aslolan burada bizim yapmak istediğimiz bir yönetim sistemi değişikliğidir” diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, egemenliğin yegâne kaynağının millet iradesi olduğunun altını çizerek, “Referandum sandığından evet çıkacağına inanıyoruz. ‘Yeni bir Türkiye için, güçlü bir Türkiye için ben de varım, ben de evet diyorum’ diyerek bu kampanyaya destek veriyoruz. İnşallah hayırlısı olur, milletimizin önü açılmış olur” değerlendirmesinde bulundu.
Kurtulmuş, kamu görevlilerinin siyaset ve grev hakkı konularına ilişkin ise şunları söyledi: “Memurlara siyaset yapma hakkının tanınmasını biz de istiyoruz, önümüzdeki süreç için bu konu önemli. Geniş bir kitlenin siyaset yasağına tabi tutulması kabul edilebilir bir şey değildir. Hem memurların siyaset yapması hem de memur sendikalarının grevli bir sendikacılığa kavuşması Türkiye demokrasinin olgunlaşması bakımından da doğru olacaktır. Elbet bunun da bir vakti vardır.”
