Birbirimize dayanmanın, omuz omuza yürümenin vaktidir
Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi, Türkiye’nin tarihi bir dönüşüm sürecinin içerisinde olduğunu ifade ederek, “Hepimiz aynı gemideyiz ve ülkenin geleceği hepimizi aynı noktaya doğru koşmaya mecbur ediyor. Tarihin akışı içerisinde bir dönüm noktası söz konusu ise inisiyatif alanlar süreci yönetirler, inisiyatif almayanlar, ilgisiz kalanlar silinip giderler. Bunun için bugün inisiyatif alarak bir aradayız. Batı’nın uydusu olan zayıf bir Türkiye isteyenler değişimin önünü kesemeyecekler ve yeni bir dünya kurulacak. Öncüleri de bu konuda mücadele verenler olacaktır” dedi.
Latif Selvi, Samsun’un Havza, 19 Mayıs ve Bafra ilçelerinde düzenlenen toplantılara katılarak, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Yarınımızın bugünden daha iyi olmasının mücadelesini veriyoruz
Bugünün dünden, yarının bugünden daha iyi olması için emek harcadıklarını belirten Selvi, “Bugünün işini yarına bırakmamayı öğütleyen inanç değerlerimizden hareketle geliştirdiğimiz çalışma anlayışı, bizi topluma yeni ufuklar kazandırma noktasında durmaksızın çaba göstermeye mecbur ediyor. Bu durum sadece sosyal rol ve statünün bize göre pek önemli olmayan ritüellerinden değil, doğrudan inancımızı yaşama gereğindendir. Türkiye’nin kazanması önceliğimizdir; Türkiye’yi medeniyet havzamızın öncü, örnek coğrafyası yapmak, hedefimizdir” şeklinde konuştu.
Büyük bir aile ve kardeşler topluluğu olmak, birlikte elde ettikleri haklara, kazanımlara yenilerini eklemek istediklerini kaydeden Selvi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu anlamda 450 bini aşkın üyesi olan bir sendika olarak, hem eğitim sorunlarını yakından izliyor, sorunların çözümü için çaba gösteriyor hem de canlı, etkin bir şekilde katıldığımız toplumun öncüsü, aktif dinamiği oluyoruz. 25 yıldır yolumuza devam ediyoruz. Çok mesafe kat ettik. Birçok sıkıntıyı birlikte göğüsledik. Kritik süreçlerde hep Türkiye’nin, insanımızın yanında olduk. Sıkıntıları birlikte aştık. Ülkemizin tekrar kaosa sürüklenmek istendiği bir dönemde, geçmişte olduğu gibi, istikrardan, milli iradeden yana olduk, olmaya devam ediyoruz. Bizim birliğimiz bir anlamda bütün bir Türkiye’nin birliğidir. Vesayet odaklarına karşı kenetlenmenin, bütünleşmenin, dayanışmanın, omuz omuza yürümenin vaktidir.”
Haksızlık karşısında susmayacağız
Gelir dağılımında adaletsizlikle mücadele etmeye devam edeceklerinin altını çizen Selvi, “En büyük ve en çok kafa yormamız gereken sorun, gelirin adil paylaşılmamasıdır. Haksızlık karşısında susmamız, bunları görmezden gelmemiz, açlığın pençesinde kıvranan insanlara bigâne kalmamız mümkün değildir. Mağduriyetlerin giderilmesi, herkesin hakkını alması, adaletsizliklerin sona erdirilmesi noktasındaki hassasiyetimiz, çabalarımız sürüyor. El ele verirsek, dayanışma içerisinde olursak, çözülmez denilen birçok sorunu çözer, zorlukların üstesinden geliriz, yeter ki birliğimizi koruyalım” ifadelerini kullandı.
Dönüm noktalarında ilgisiz kalanlar silinip giderler
Türkiye’nin tarihi bir dönüşüm sürecinin içerisinde olduğunu dile getiren Latif Selvi, “Hepimiz aynı gemideyiz ve ülkenin geleceği hepimizi aynı noktaya doğru koşmaya mecbur ediyor. Tarihin akışı içerisinde bir dönüm noktası söz konusu ise inisiyatif alanlar süreci yönetirler, inisiyatif almayanlar, ilgisiz kalanlar silinip giderler. Bunun için bugün inisiyatif alarak bir aradayız. Uluslararası odaklar harekete geçti. Adeta memleket meselesine dönüştürdüler. Üstü örtülü vesayet mekanizmalarıyla kirli bir savaş başladı. Batı’nın uydusu olan zayıf bir Türkiye istiyorlar. Millet olarak şahlanıyor ve ayağa kalkıyoruz. Değişimin önünü kesemeyecekler ve yeni bir dünya kurulacak. Öncüleri de bu konuda mücadele verenler olacak, sizler olacaksınız” diye konuştu.
Kazanımlarımızı kaybetmek istemiyoruz
Yıllardır, ‘İktidara kim gelirse gelsin gerçek iktidar biziz’ diyenlerin devleti ve milleti dönüştüren, kontrol eden, yöneten bir yaklaşımla hareket ettiklerini vurgulayan Selvi, “Milleti, milletin taleplerini hep küçümsediler, hiçbir zaman dikkate almadılar. Millet siyasal ve sosyal alanda yönetime nüfuz etmeye başlayınca da darbeler yapıldı, muhtıralar verildi, vesayet kurumları devreye girdi. Biz, ‘millete rağmen’ci vesayet kurumlarının ve kapalı devlet yapısının halka açılmasını istiyoruz. Haklarımızı, kazanımlarımızı kaybetmek istemiyoruz, millî iradenin vesayetçilerin hegemonyası altına bir daha girmesine karşı çıkıyoruz, başka ülkelerin iç işlerimize karışmasını kabul etmiyoruz; daha özgür, sivil, demokratik bir Türkiye istiyoruz. Bunun için de gecemizi gündüzümüze katarak ter akıtıyor, canla başla çalışıyoruz” dedi.
Samsun Milletvekili Ahmet Demircan, Memur-Sen’e bağlı sendikaların yönetimleri, üyeler ve çok sayıda davetlinin katıldığı toplantılarda konuşan Eğitim-Bir-Sen Samsun 1 No’lu Şube Başkanı ve Memur-Sen İl Temsilcisi Nejdet Güneysu ise, bir yıl önce ‘güçlü ülke, güçlü teşkilat, büyük Türkiye, hedef 1 milyon üye’ diyerek yola çıktıklarını ifade ederek, “Şimdi ne diyoruz? Hedef 1 milyon 111 bin 111 üye, ‘Memur-Sen’e davet, tercih evet diyoruz” şeklinde konuştu.
