Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi, sorunların temelinde, yaşanan süreçlerin arkasında birilerinin haksız hegemonyasının yattığını belirterek, “Yeryüzünde vereceğimiz en önemli mücadele, özgürlük ve emek mücadelesidir. Önemli olan, insanca, inancımızla, değerlerimizle, kültürümüzle yaşayabileceğimiz bir çerçeveyi oluşturabilmektir” dedi.
Afyonkarahisar 1 ve 2 No’lu şubelerin düzenlediği toplantılarda konuşan Latif Selvi, sağlam temeller üzerine kurulan bir sendika olduklarını ifade ederek, özgürlük ve emek mücadelesini, daha güzel bir gelecek inşa etmek için çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi.
Birlikteliğimizi güçlendirerek sürdürmeliyiz
Üyelerinin katılım ve katkılarıyla daha da güçlenerek sendikal yolculuklarına kararlı şekilde devam ettiklerini kaydeden Selvi, “Yalnız taş duvar olmaz. Hep birlikte olacağız, olmalıyız. Bunun için de hem fikirlerin yeşerdiği, kitleselleştiği hem de ülke adına, hayat kazanma adına önemli katkılar sunduğu bir ortam oluşturmak durumundayız” şeklinde konuştu.
Sendikal mücadelenin özgürlük mücadelesiyle birlikte yürütülmesi gerektiğini vurgulayan Selvi, “Adil paylaşımın olmadığı, dünyada birkaç aile servetine servet katarken, büyük çoğunluğun sefalet içinde olduğu bir zamanda hak ve özgürlük mücadelesi veren örgütlenmelere çok iş düşmektedir. Adil paylaşım olmadığı için binlerce insan açlıktan ölüme mahkûm edilmişse, bir milyar insan bir doların altında gelirle yaşamaya mahkûm edilmişse, bu durum, bir kitlenin her şeye imtiyazlı olarak sahip olmak arzusuyla başkalarını kendilerine mahkûm eden, köleleştiren bir anlayışı yaşamın gerçeği hâline getirmesinden kaynaklanıyor. Bunu ters yüz etmeye mecburuz. Yerelinde de uluslararasında da bu böyledir. Emek mücadelesi vermek, insanca yaşamak herkesin hakkıdır diyebilmek ve bu uğurda çalışmak oldukça önemli ve anlamlıdır” ifadelerini kullandı.
Bütün süreçlerin arkasında birilerinin haksız hegemonyası yatmaktadır
“Yaşadığımız bütün süreçlerin arkasında birilerinin haksız hegemonyası yatmaktadır” diyen Selvi, sözlerini şöyle tamamladı:
“Yeryüzünde vereceğimiz en değerli mücadele, özgürlük ve emek mücadelesidir. İnsanca, inancımızla, değerlerimizle, kültürümüzle birlikte yaşayabileceğimiz bir çerçeveyi oluşturabilmek son derece önemlidir. Emeğin paylaşımında adalet tesis edilmediği sürece huzurlu bir toplum inşa etmemiz mümkün değildir. İktidar da para da doğudan batıya, batıdan doğuya döner. Bunların merkezi Orta Doğu’dur. Burası aynı zamanda kültürlerin de beşiğidir. Buranın cevherini ortaya çıkaracak, hamiyetperver, inancı ve kültürü ile ilgili meseleleri kendi bakış açısından yorumlayabilecek anlayışı üretecek; entelektüel, akademik, gayretli ve örgütlü çalışmaları sürdürecek insanlara ve yapılara ihtiyaç vardır. Bunun için görevimiz ve sorumluluğumuz son derece büyüktür.”
‘Türkiye’nin, Osmanlı’dan bugüne modernleşme hikâyesi’
Afyonkarahisar 1 No’lu Şube Başkanı Abdullah Çelik, bu tür toplantıların birlik, beraberlik ve ortak dil oluşturma noktasında çok önemli olduğunu söyledi.
2 No’lu Şube Başkanı Mustafa İşbilir ise, hak, adalet, barış, emek ve özgürlük mücadelesinde 25 yılı geride bıraktıklarını belirterek, her kazanımda paylarının ve emeklerinin olduğunu kaydetti.
Konuşmaların ardından, Afyon Kocatepe Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kenan Çağan, “Türkiye’nin, Osmanlı’dan Bugüne Modernleşme Hikâyesi” konulu bir sunum yaptı.