Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Muammer Karaman, İstanbul 4 No’lu Şube’nin ‘Teşkilat Buluşması’na ve Yalova Şubesi’nin il divan toplantısına katıldı.
Muammer Karaman, sendikal çalışmaların değerlendirildiği, eğitim gündeminin ele alındığı, eğitim çalışanlarının sorunlarının çözümüne ilişkin istişarelerin yapıldığı, toplu sözleşme kazanımlarının konuşulduğu toplantılarda hak aramanın, sendikal örgütlenmenin önemine, Türkiye’nin sivilleşme ve insan hakları bağlamında yaşadığı değişim ve dönüşüme sendika olarak yaptıkları katkılara dikkat çekerek, “Yasaklara ve hak ihlallerine karşı mücadelemiz, kazanıma dönüşen söylem ve eylemlerimiz, eğitime yönelik çalışmalarımız, sorunların çözümüne ilişkin ısrarımız sendikacılığa yeni bir soluk getirmiş, bu alana yeni bir anlam kazandırmıştır” dedi.
Eğitim çalışanlarının taleplerinin Eğitim-Bir-Sen’in örgütlü gücüyle birleşince kazanıma dönüştüğünü belirten Karaman, “Sendikal hareketliliğin gerilediği bir dünyada örgütlenmeye bakışımız ve tutumuz, bu alana yeni bir anlam kazandırıyor. Yakıp yıkmadan, toplumsal huzuru bozmadan, insani bir zeminde hak arama mücadelesi veriyoruz. Bu tavrımız ve duruşumuz toplu sözleşmede sonuç vermiştir. Kararlılıkla sürdürdüğümüz çalışmalar neticesinde birçok soruna çözüm bulunmasını sağladık, onlarca kazanım elde ettik” şeklinde konuştu.
Toplu sözleşme ikramiyesinin 400 liraya çıkarılmasını sağladık
Toplu sözleşme ikramiyesinin 400 liraya çıkarılmasını sağladıklarını, bu zam ile sendikalı-sendikasız arasındaki farkta çok önemli mesafe alındığını kaydeden Karaman, “3600 ek gösterge ve sözleşmeli istihdam konusunda önemli bir karara da imza atarak büyük bir adımın atılmasını sağladık. 134,84 olan toplu sözleşme ikramiyesini ise 400 TL’ye çıkarıp örgütlü olanı daha da kazançlı kıldık. 400 TL, 2023 sonunda 500 TL olarak örgütlü olanların cebine girecektir” ifadelerini kullandı.
Şiddetin önlenmesine yönelik kalıcı tedbirler alınmalıdır
Eğitim çalışanlarına yönelik şiddet olaylarına da dikkat çeken Karaman, şunları söyledi: “Şiddetin eğitimi tehdit ve tahdit eder boyuta ulaşması, bunun geleceğimizi tehlikeye sokacak boyuta doğru tırmanıyor olması, acil ve köklü çözüm bulmayı zaruri hâle getirmektedir. Eğitim çalışanlarına yönelik şiddete ‘dur’ denilmeli, kalıcı önlemler bir an önce alınmalıdır.”